Hikaye, yedi yıldızlı Konstantiniyye Oteli’nin açılış ve erken
yılbaşı partisinde geçiyor. Bu partide bulunan kişilerin karakter
analizleri yapılıyor, hayatlarından kesitler anlatılıyor. Bazıları
günümüzde medyada adı sık sık duyulan sonradan görme, cahil
ya da görgüsüz kişilere son derece benzer özellikler taşıyor.
Kitabı okumanızı tavsiye ederim. Fakat kitap
bittikten sonra biraz üzülüyorsunuz. Yok hikaye en azında başroldeki
çift için mutlu sonla bitiyor. Üzüldüğünüz kısım bu kitapta anlatılan
kişilerle dolu bir ülkede yaşıyoruz ve gelecekten beklentilerimiz
çok karamsar bir tablo çiziyor. Bu arada, kitabı dikkatli okuyanların
ilginç bulacakları kısımlar da mevcut. Bazı köşe yazarlarının daha
okunabilir olmak için, basit basit cümleler kurarak, bir tarz
yarattığını ve hiç okumayan bir toplumda okunur olmayı başardığı
ancak içerik olarak çok zayıf yazılar yazdıkları eleştirisi var. Bence
bu konuda eleştiri alan iki yazar, Yılmaz Özdil ve Bekir Coşkun.
Aşağıdaki açıklamalar www.dr.com.tr tanıtım bülteninden alınmıştır.
Zülfü Livaneli, zengin bir insan panoramasıyla İstanbul'un derinliklerine inerken şehrin büyülü, ama bir o kadar da acımasız atmosferiyle buluşturduğu okuru sıra dışı yolculuğa çıkarıyor.
2014 yılı Aralık ayının son günleri… Yedi yıldızlı Konstantiniyye Oteli'nin açılış günü ve erken bir yılbaşı kutlaması… İstanbul'un seçkin, kalburüstü simaları, Sultanahmet'teki eski Bizans sarayının kalıntıları üzerine yapılan otelde bir araya geliyor. Aralarında kimler yok ki? Politikacılar, belediye başkanları, Amerikan büyükelçisi, Fener Rum patriği, ünlü gazeteciler, gazete patronları, televizyon "yıldızlar"ı, eski ve yeni zenginler, büyük işadamları…
İstanbul'un yüzlerce yıldır yeraltında yatan ölüleri de davete çağrılmadıkları halde arzı endam etmekte sakınca görmeyip bu cümbüşe dahil oluyorlar. Ve elbette, bir otelin olmazsa olmaz çalışanları, garsonları, komileri, güvenlik görevlileri…
Velhasıl Konstantiniyye Oteli, aslında binlerce yıllık koskoca bir şehir olarak çıkıyor karşımıza. Değişen, dönüşen, ama barındırdığı şiddet nedense aynı kalan bir şehir…
(Tanıtım Bülteninden)
İnce Kapak:
Sayfa Sayısı: 480
Baskı Yılı: 2015
Ciltli:
Sayfa Sayısı: 480
Baskı Yılı: 2015
Dili: Türkçe
Yayınevi: Doğan Kitap
2014 yılı Aralık ayının son günleri… Yedi yıldızlı Konstantiniyye Oteli'nin açılış günü ve erken bir yılbaşı kutlaması… İstanbul'un seçkin, kalburüstü simaları, Sultanahmet'teki eski Bizans sarayının kalıntıları üzerine yapılan otelde bir araya geliyor. Aralarında kimler yok ki? Politikacılar, belediye başkanları, Amerikan büyükelçisi, Fener Rum patriği, ünlü gazeteciler, gazete patronları, televizyon "yıldızlar"ı, eski ve yeni zenginler, büyük işadamları…
İstanbul'un yüzlerce yıldır yeraltında yatan ölüleri de davete çağrılmadıkları halde arzı endam etmekte sakınca görmeyip bu cümbüşe dahil oluyorlar. Ve elbette, bir otelin olmazsa olmaz çalışanları, garsonları, komileri, güvenlik görevlileri…
Velhasıl Konstantiniyye Oteli, aslında binlerce yıllık koskoca bir şehir olarak çıkıyor karşımıza. Değişen, dönüşen, ama barındırdığı şiddet nedense aynı kalan bir şehir…
(Tanıtım Bülteninden)
İnce Kapak:
Sayfa Sayısı: 480
Baskı Yılı: 2015
Ciltli:
Sayfa Sayısı: 480
Baskı Yılı: 2015
Dili: Türkçe
Yayınevi: Doğan Kitap
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder