Dünya İslâm Birliği’nin Arapçası “Rabıtat-al-Alam-al-İslâmi” yani kısaca Rabıta. Bu örgüt ya da dernek, net olarak şeriatçı ve Atatürkçüyüm diyen ama kararnameleri doğru dürüst okumadığını söyleyen Cumhurbaşkanı, Başbakan ve bakanlar bu örgütün yurtdışına giden imamlara maaş ödemesine izin vermiş, ayrıca ODTÜ de islam kültür merkezi ve cami yapımı için destek olmuş. Savunmalar çok komik, koca Türkiye'nin yurtdışına yolladığı imamlara verecek parası yokmuş. Akp hükümetleriyle yaşadıklarımızdan sonra incir çekirdeğini doldurmayacak bir konu hakkında çok uzun bir kitap yazılmış. O günün şartların kınanan olaylar 22 yıllık iktidar ile normal hale geldi. Bu da akpnin bir diğer başarısı. 80 li yıllarda şeriat endişesi yaratan olanlar şimdi konu bile olamaz.
Bu kitabı okuma biraz vakit kaybı oldu ama zamanında iyi bir araştırmacı gazetecilik örneği.
Copilot'un kitap hakkında yorum;
"Rabıta", Uğur Mumcu'nun 1998 yılında yayımladığı önemli bir kitaptır. Kitap, Türkiye'deki siyasi ve dini örgütlerin, özellikle Rabıtatül Alemül İslam (Dünya İslam Birliği) adı altında faaliyet gösteren grupların, Türkiye'deki siyasi ve sosyal dinamikler üzerindeki etkilerini ele alır.
Kitapta Mumcu, 12 Eylül 1980 darbesi ile ilgili gizli kararname ve bu kararname ile ilgili olayları araştırır. Ayrıca, Suudi Arabistan'ın bu örgütlerle olan ilişkileri ve bu ilişkilerin Türkiye'ye olan etkileri üzerinde durulmaktadır.
Mumcu, kitabın sonunda laikliğin önemini vurgular ve siyasal amaçlı dinsel akımların devlete egemen olmasını önlemek için getirilen ilkenin önemini belirtir.
Aşağıdaki fotoğraf ve tanıtım bülteni www.dr.com.tr sitesinden alınmıştır.
Rabıta Kitap Açıklaması
12 Eylül 1980 darbesinin sözde "Atatürkçü" generalleri, yeterli fdin hizmeti verilemediğinden, şeriatçı tarikatların, cematlerin eline düştüğüne inandıkları Avrupa'daki Türklere,
Diyanet işleri'nin "memur" imamlarını göndermek ister ama döviz yoktur! Gizli bir anlaşmayla, imam maaşlarının, Suudi Arabistan'ın, yine şeriatçı Rabıtatül Alemül İslam (Dünya İslam Birliği ) örgütünce "karşılıksız" ödenmesi sağlanır! Gizli Kararname, hepsi de Atatürkçülük iddiasındaki devlet başkanı general Kenan Evren, başbakan amiral Bülend Ulusu ve bakanlarca imzalanmıştır.
1980 öncesinde Demirel ve Ecevit Hükümetleri de bu yöntemi kullanmıştır. Bu kirli çamaşırları sergilediği için öldürülen Uğur Mumcu, Rabıta'nın sonunda, Meclisi bombalanmış 2016 Türkiye tablosu için 30 yı için şöyle ıuyarmış: "Din ve inanç özgürlüğünün en sağlam güvencesi, laikliktir. Siyasal amaçlı dinsel akımların devlete egemen olmasını önlemek için getirilen nu ilkenin ne kadar önemli ve vazgeçilmez olduğunu, her gün yaşadığımız olaylarla çok daha iyi anlıyoruz.
(Tanıtım Bülteninden)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder